Aile hekimleri, ikamet ettikleri toplumu yakından tanır ve ailelerin yaşam koşullarını, çevresel etkilerini ve iş ilişkilerini değerlendirir. Ailenin tüm bireylerinin sağlık durumunu anlayarak, koruyucu sağlık uygulamalarını ve sağlık eğitimlerini en iyi şekilde nasıl uygulayacaklarını bilirler. Bu doktorlar, hastalarını sadece bir hastalık çerçevesinde değil, riskler, sağlık koşulları, psikososyal çevre ve mevcut diğer akut veya kronik sağlık sorunlarıyla birlikte bütünsel bir yaklaşımla değerlendirirler.
Sağlık hizmetlerinin sunumunda, hastaların memnuniyeti önemlidir. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin sürekli eğitimle geliştirilmesi ve güçlendirilmesi, çalışan hekimlerin ve diğer sağlık personelinin teşvik edilmesi, bireylerin ihtiyaçlarının göz önünde bulundurularak koruyucu sağlık sistemine odaklanılması ve kabul edilebilir sevk sistemlerinin uygulanması temel ilkeler arasındadır. Bu ilkelerin hayata geçirilmesi, ikinci basamakta yığılmayı önleyecek ve gerçekten ikinci basamakta tedavi edilmesi gereken hastalara yeterince zaman ayrılmasını sağlayacaktır. Birinci basamak hizmetlerinin etkili bir şekilde sunulması, toplumun hastalık yükünün azaltılmasına yardımcı olurken, aynı zamanda ikinci ve üçüncü basamak tedavi kuruluşlarının daha iyi ve kaliteli sağlık hizmeti ve sağlık eğitimi sunmasına olanak tanır.